Ra'd Sûresi 14 - 18. Ayetler
14. Hak olan dâvet, Allah içindir. Ve o kimseler ki, Allah'tan başkalarına duâda bulunurlar, onların hiç bir şey ile isteklerini karşılamazlar. Onlar ancak ağzına erişsin diye suya karşı iki avucunu açan kimse gibidir. Halbuki, o su ona ulaşıcı değildir. Kâfirlerin duâları ise ancak bir sapıklık içindedir.
15. Ve göklerde ve yerde kim varsa ve gölgeleri de sabah ve akşam vakitleri ister istemez Allah Teâlâ'ya secde eder.
16. De ki: Göklerin ve yerin Rabbi kimdir? De ki: Allah'tır. De ki: Artık o'ndan başka dostlar mı edindiniz ki, kendi nefisleri için bile ne bir menfaate ve ne de bir zarara sâhip olamazlar. De ki: Hiç kör ile gören eşit olur mu? Veya karanlıklar ile aydınlık eşit olur mu? Yoksa Allah'a öyle ortaklar mı kıldılar ki, onlar da Allah'ın yarattığı gibi yarattılar da artık bu yaratma onlarca birbirine benzer mi göründü? De ki: Herşeyin yaratıcısı Allah Teâlâ'dır. Ve o, birdir, karşı durulamaz güç sahibidir.
17. Gökten bir su indirdi ve vadiler kendi hacimlerince sel olup akmaya başladı. Sel de hemen kendi üzerine çıkan bir köpüğü yüklendi ve bir süs veya bir eşya yapmak isteğiyle ateşte erittikleri madenlerden de onun gibi bir köpük meydana gelir. İşte Allah Teâlâ Hak ile bâtıla böyle misâl verir. İmdi o köpük atılarak gidiverir, insanlara fâide veren şey ise o yerde sâbit olarak kalır. İşte Allah Teâlâ böylece misaller getirir.
18. Rab'lerine Cenâb-ı Hak'kın davetine uyanlar için bir güzellik vardır. O'na uymamış olanlar için de yeryüzünde olan şeylerin hepsi ve bir misli de beraber olacak olsa idi elbette kendilerini azaptan kurtarmak için hepsini fedâ ederlerdi. İşte onlar ki, hesabın en kötüsü kendileri içindir ve onların dönüp girecekleri yer cehennemdir. Ve o ne fenâ bir yataktır.